Özlenen Rehber Dergisi

70.Sayı

İrşâd Sohbetleri?sünnet-i Seniyye'nin Dinimizdeki Yeri ve Önemi

Dergimizde kısmen iktibas ederek yayınladığımız bu sohbeti, Rahmetli Üstâd’ımız dâr-ı bekâya irtihâline yakın bir zamanda Kırıkkale’de irâd etmiştir.

Abdullah Fârukî el-Müceddidî



SÜNNET-İ SENİYYE’NİN
DİNİMİZDEKİ YERİ ve ÖNEMİ

(Şeriatta ne varsa bizim yolumuzda da o vardır. Onda olmayan bizde de yoktur.)



Ebu Davud’da bir hadis-i şerif var. Rasûlullah (s.a.v.) ’Kur’an hüküm bıraktığı gibi ben de hüküm bırakırım? buyurmuşlardır, elhamdülillah. (Bkz. Ebû Dâvûd, Harâc 33; Tirmizî, İlm 10) Haşir sûresi 7. âyet-i kerimesinde ise Cenâb-ı Hak (c.c.) buyuruyor ki: ’Peygamber size ne verdiyse onu alın, neyi de sizi neden nehyetti ise ondan sakının.?

Şimdi, demek ki Rasûlullah (s.a.s.) Efendimiz hareketleri; sözleri ve fiilleri Kur’ân’ı tatbik etti. Din bundan meydana gelmiştir. İmam-ı Şafiî (rh.a.) buyurmuşlar ki: ’Âyetlerin kaynağı vahiy olduğu gibi sünnetlerin de kaynağı vahiydir.?

Necm sûresi 3-4. âyetlerde; Bismillâhirrahmânirrahîm ’Vemâ yentıku ani’l-hevâ in hüve illâ vahyün yûhâ / O, heva ile konuşmaz, vahiyle konuşur.? buyuruyor, Cenâb-ı Allah (c.c.) Peygamberi’ne (s.a.v.). Madem ki vahiyle konuşuyor; konuştuğu sözlerin de hepsi vahiydir.

Bizim kitaplarımızda, dikkat edin, farzın tarifini yapıyorlar; tamam güzel, vacibin tarifini yapıyorlar; güzel... Allah’ın emirleri... Tamam güzel. Sünnete gelince diyorlar ki, ’Sünnetler; Peygamber Efendimizin yaptıkları, bunları yaparsanız sevap alırsınız; yapmazsanız günahkâr olmazsınız.? Vallahi onların dediği gibi değil! Yapmazsanız günahkâr olursunuz! Çünkü Allah (c.c.): ’O ne getirirse alın? buyuruyor âyet-i kerimede. Bakın, Allah’a muhatap oluyor insan. Çünkü ’alın? diyor Cenâb-ı Allah (c.c.) ve ’Neden sakındırırsa ondan vazgeçin? diyor. Onun için sünnetlere bizler, farz değil ama farz gibi kıymet veriyoruz. Bunu (Sünnet-i Rasûlullah’ın dinimizdeki hayatiyetini ifade eden bu anlayışı açığa) çıkartan kimdir? İmam-ı Şafiî, İmam-ı A’zam, İmam Mâlik, İmam Ahmed, İmam Suyûtî, İmam Hacer, İmam Gazalî (ve onların minvali üzere olan) bu büyükler çıkartmışlar, elhamdülillah. Efendimiz’den (s.a.v.) sonraki Tabiin döneminde olan ulema çıkartmış; fakat ne yazık ki bizim zamanımıza kadar (bu anlayış) ulaşmamış.

Bunları Cenâb-ı Hak bize ne zaman bildirdi, işte biz bunları o vakit konuşmaya başladık? Bileceğiz ki sünnetler de farz kadar mühimdir, hürmet edeceğiz. Zaten Cenâb-ı Hakk’ın yakınlığını kazanmak için farzlarla (yetinemez, Rasûlullah Efendimiz’in sünnet-i seniyyelerine ittiba etmeden kulluk) yapamazsın. Farzları yapmaya zaten mecburuz. Biz kuluz. Cenâb-ı Hak emretmiş. O’nun emri mutlaka yerine getirilecektir; ama Cenâb-ı Hak bir hadis-i kutsîde; ’Kulum farzları (benim emirlerimi) yaptıktan sonra, nafileleri yapa yapa bana yakınlığı artar?? buyuruyor ki sünnetlerin bir kısmı da nafilelerdir. ’Sünnetleri yapar? diyor. (Devamında) ’Onları öyle yapar ki ben ondan hoşlanırım, severim. Sevince onun gören gözü olurum, işiten kulağı olurum, konuşan dili olurum, (hatta) yürüyen ayağı, kavrayan eli olurum? diyor. (Bkz. Buhârî, Rikak 38)

Peki, Kur’ân-ı Kerim’de bunların delili var mıdır? Yani âyetten delili var mıdır? Süleyman (a.s.) ile Belkıs arasındaki geçen hadisede, işte Asaf b. Berhiya? Cenâb-ı Hak onun hem eli olmuş, hem ayağı olmuş, hem gözü olmuş. Belkıs’ın tahtını tâ nereden getirmiş.

Demek ki bu derecelere, sünnetlerle geliyorlar. Peygamberimiz (s.a.v.) buyurmuş ki: ’Kim unutulmuş sünnetimi yerine getirirse yüz şehit sevabı vardır? diyor. Ne kadar büyük bir şey var bunda. Bir hadis-i şerifinde de ’Allah benim halifelerime rahmet etsin! ’Kimdir yâ Rasûlallah senin halifelerin?’ denince: Benim halifelerim, benim sünnetlerimi yaşayanlar ve yayanlardır.? buyurmuştur. (Bkz. İbn-i Abdilber, Câmi Beyâni’l-İlmi ve Fadlihî, Câmi’ Fî Fadli’l-İlm Babı, c.1, s.207, h.no:220)

Bizim yolumuz da Rasûlullah’ın yoludur elhamdülillah. Bizim tarikatımız şeriat tarikatıdır. Şeriatta ne varsa bizim kabulümüzdür. Şeriatta olmayan herşey bizim reddimizdir. Tekrar ediyorum. Bizim yolumuz şeriat yoludur. Tarikatımız şeriat tarikatıdır. Şeriatta ne varsa bizim yolumuzda da o vardır. Onda olmayan bizde de yoktur.
Bu içeriğe yorum yazabilirsiniz

Henüz hiç kimse yorum yazmadı.