Özlenen Rehber Dergisi

86.Sayı

Sâlikin Kardeşlerine Karşı Edebleri

GÜNDELİK İLİŞKİLERDE ÂDÂB
a) İyi Geçinmek:
Sâlik kardeşlerinin kusurlarını araştırmamalı, onların geçmişte yaptıkları hatâları unutmalıdır.
Kardeşlerinin uygun olmayan hareketlerini gördüğü zaman onlara küsmemelidir.
Sâlik kardeşlerinin üzüntülü zamanlarda üzüntülerini, sevinçli zamanlarında ise sevinçlerini paylaşmalıdır.
Sâlik, ihvan kardeşlerinin hâllerine de kıskançlık ve haset içinde bakmamalı, gıpta ile Cenâb-ı Hakk’ın, o ihvan kardeşine verdiği nîmeti daha da ziyadeleştirmesi ve bütün kardeşlerine nasip etmesi için dua etmelidir.

b) Büyüklere Saygı- Küçüklere Sevgi:
Kendisi hangi derecede olursa olsun, kendinden kıdemli olanlara karşı hürmet ve hizmette kusur etmemelidir. Küçüklere karşı da kusur etmemelidir.
Bütün kardeşlerini kendinden daha faziletli bilmelidir.
Dergâhlarda ve evlerde sohbeti ilim ve takvası üstün olanlara yaptırmalı, sohbet ânında anlaşılamayan veya yanlış anlaşılan bir bilgi sunulmuşsa, sohbet kesilmeden müsait yer ve zamanda doğrusu bulunmalıdır. Eğer bu yanlış, sohbet sonunda veya içinde düzeltilirse münakaşaya ve çekişmeye yol açar ki, ihlâs ve samimiyet bağlarının zayıflamasına, kopmasına ve sohbetin mânevî hâlinin bozulmasına sebep olur.
Sâlik elinden geldiğince gerek ihvan kardeşlerine gerekse tüm müslümanlara hoş davranmalı onların gönlüne sevinç bırakacak amellerde bulunmaya çalışmalıdır.

c) Kardeşleriyle Ticâret ve Alış-Veriş İlişkileri:

Sâlik ihvan kardeşlerinden veya diğer insanlardan herhangi bir borç aldığında borcunu vaat ettiği zaman ödemeli, eğer herhangi bir sebeple ödeyemeyecekse bu durumu karşısındakine güzelce anlatıp belli bir zaman tayin etmeli ki, herhangi bir dedikoduya sebep olmasın. Borç veren de borçluya bütün kolaylıkları göstermeli, gerekirse borçtan vazgeçmelidir. Alış-verişte başkalarıyla arasındaki kardeşliği zedeleyecek davranışlardan şiddetle kaçınmalıdır.

d) Selâmı Yaymak:
Sâlik ihvan kardeşleri ve diğer müslümanlar arasında sevginin artması için Efendimiz (a.s.)’ın emrine uymalı, selâmı yayıp tanıdığı ve tanımadığı bütün ihvanlarına ikramda bulunmaya gayret etmelidir.

e) Telefon Konuşmalarında Âdâb:
Sâlik, telefon konuşmalarına dikkat etmelidir. Konuşmaya başlamadan önce selâm vermeli, kendini tanıtmalı, karşısındakine yumuşak bir sesle hitap etmeli, kısa ve öz bir şekilde konuşarak, gereksiz ve laubali sözlerden kaçınmalıdır. Kendisi de telefonla arandığında, ’Buyrun’ veya ’Efendim’ diyerek karşılık vermelidir.

f) Günahkâr Mü’minlere Tebliğ:
Sâlik yapacağı tebliğde kendi yaşamadığı ve inanmadığı şeyleri anlatmamaya gayret göstermeli, söylediklerini önce kendi nefsinde yaşamalı ve yapmalıdır ki, söyledikleri karşısındakilere tesir etsin.
Sâlikler, tebliğ görevlerini ferdî olarak yaparlarken, tebliğ yapacakları insanların seviye ve makam farklarına dikkat etmelidir. Sâlik her gittiği yerde, müsâid bir ortam bulduğu zaman, hemen tebliğ vazifesini yerine getirmelidir.
Sâlik, insanlarla konuşurken konuştuğu kimseye yönünü dönmeli ve yumuşak bir sesle hitap etmelidir.
Sâlik tebliğ vazifesini yaparken karşısındakilere yumuşak sözlerle, güzel ve ibretli kıssalarla örnekler vermeli, ancak inkârında ısrar edenlere karşı şiddetli olmalıdır.
Sâlik, karşısındakiler inkârlarında ısrar etseler bile tebliğ vazifesini defalarca yerine getirmekten usanmamalı, tekrar tekrar Allah’ın emrini tebliğ etmelidir.
Sâlik, tebliğ edeceği konuyu tespit etmeli, o konu hakkında derin bilgi sahibi olmalı ve ondan sonra diğer insanlara anlatmalıdır.
Tebliğ yapan sâlik günahkârlara karşı merhametli olmalı ve onlara Allah’ın azabından çok rahmetinden bahsederek tevbe etmelerini sağlamalıdır.

g) Müteferrik Hususlar:
Sâlik, kardeşinin sırrını etrafa yaymayıp tıpkı kendi sırrı gibi korumalı ve muhafaza etmelidir.
Sâliklerin kan gruplarının bilinmesi, yakınlarına ve ihvan kardeşlerine bildirilmesi lâzımdır.
Sâlik bayram ve kandil günlerinde telefon, tebrik kartı veya mektup ile arkadaşlarının, dostlarının ve ihvan kardeşlerinin bayram ve kandillerini kutlamalıdır.
Sâlik arkadaşlarının, ihvan kardeşlerinin telefon numaralarını ve adreslerini öğrenmelidir.
Sâlik, diğer insanlarla beraber ve sırayla yapılan işlerde sırayı gözetmelidir.
Sâlik toplum içine çıkacağı zaman ağızda koku yapan soğan, sarımsak vb. şeyler yememelidir.
Sâlik, otobüs, dolmuş vb. toplu taşım araçlarında ihtiyarlara, hastalara ve kadınlara yer vermelidir.
Sâlik, dışarıda tesettürlü müslümanlara yapılan herhangi bir haksızlıkta, onlara yardım etmeli, onları korumalıdır.
Sâlik, ağır yük taşıyan müslümanlara yardım etmelidir.
Sâlik, her hâlükârda yüksek sesle konuşmamaya gayret etmelidir.
Sâlik toplum içinde belli kurallara bağlanan trafik vb. alanlarda da kurallara uymalıdır.
Sâlik randevu vereceği zaman buluşacağı yerlerin, temiz, iyi yerler olmasına dikkat etmeli, randevusuna mutlaka vaktinde gitmeye dikkat etmelidir.
Sâlik, insanlara yaptığı iyiliği başa kakmamalı; o nimetin yükünü öylece eda edebileceğini bilmelidir.
Sâlik, misafir olarak kalacağı evde evin beyi, babası, oğlu gibi kişilerin bulunmasına dikkat etmeli, aksi takdirde o evde kalmamalıdır. Çünkü bir fitnenin çıkmasına fırsat vermemek lâzımdır.
Sâlik sâili, fakiri ve sadakaya ihtiyacı olan kimseleri boş çevirmemelidir. Eğer bir sadaka veremeyecek ise, onlara güzel bir şekilde davranıp güleryüz ile yolcu etmelidir.
Sâlik, annesiz-babasız öksüz ve yetim kalan çocuklara, kendi çocuklarına yaptığı muamelenin aynını yapmalıdır. İmkânları müsait ise yetim çocukları yanına alıp, onları büyütüp güzel bir şekilde terbiye ederek ve eğitimlerine yardımcı olarak, evlendirip ilim ve sanat sahibi olarak yetiştirmeli ve topluma kazandırmalıdır.
Sâlik, esnediğinde ses çıkarmamaya ve elinin tersiyle ağzını kapatmaya dikkat etmelidir. Esneme geldiğinde Allah Rasûlü (s.a.v)’in hiç esnemediğini düşünmelidir.
Sâlik, insanlara hitap ederken rumuzlu ve herkesçe bilinmeyen söz ve kelimeleri kullanmaktan kaçınmalıdır.
Sâlik, kibirli ve gururlu zenginlerin yanına gitmemelidir. Bütün gayesi dünya olan âlimlerle de sohbet etmeyerek, onlarla görüşmemelidir. Kendisine kibirli davranan insanlara karşı kibirli davranmanın sadaka olduğunu bilmelidir. Kibirliye karşı kibirli olmanın kibirli için zillet, edepli insan için izzet olduğu fehvasına göre davranmalıdır.

MÜ’MİNLER ARASI KARDEŞLİK
Sâlik diğer müslümanları haksız yere eleştirmemeli, onların kusurlarını araştırarak ifşa yoluna gitmemelidir. Bu şekilde hareket etmeyip onların gıybetlerini yapan ve kusurlarını araştıranlara mani olmalı ve İslâm kardeşliğini esas almalıdır. Sâlik müslüman kardeşleri arasında söz taşımamalı ve onlara hiçbir şekilde yalan söylememelidir.
Sâlik kusur ve eksiklikleri araştırılacak ve yayılacak kâfir ve münafıklar olduğunun bilincinde olarak, onların zulüm ve küfürlerini araştırmalı ve müslüman kardeşlerine anlatarak onları uyarmalıdır.
Sâlik, dinî hizmet veren cami, mescid, talebe yurdu, vakıf, kurs vb. yerlere maddî ve manevî olarak yardım etmelidir.
Gücü nispetinde kardeşlerine maddî ve manevî olarak yardımcı olmaya çalışmalıdır.
Kardeşlerinin hizmetinde sünnete uygun davranmalıdır.

VEFÂT EDENLERE KARŞI GÖREVLERİMİZ
Vefat eden kardeşlerinin cenazesinde bulunmaya çalışmalıdır. Onun geride bıraktığı ailesiyle ilgisini kesmemelidir.
Kardeşlerini ancak hayırla anmalıdır, onların kusurlarından bahsetmemelidir.

KARŞILIKLI DUÂ
Kardeşlerine ve ümmet-i Muhammed’e duâda bulunmalıdır.
Bu içeriğe yorum yazabilirsiniz

2 kişi yorum yazdı.