Özlenen Rehber Dergisi

131.Sayı

Kişisel Gelişim Nedir?

Hanne NUR Özlenen Rehber Dergisi 131. Sayı
İnsanlar potansiyeli ile doğar. Kişinin herhangi bir alanda sahip olduğu potansiyeli biraz daha ileriye taşıması işine ’kişisel gelişim’ diyebiliriz. Kişinin kendini tanıdığı, kendi eksikliklerini görmeye başladığı ve bu sebeple kendini geliştirmeye karar verdiği an kişisel gelişim aşamasının başladığı andır.
Kişinin; hedeflerini netleştirmesi, farklı bir bakış açısına yönelmesi, kararsızlıklarını aşması, zihnini motive etmesi, bir şeyler öğrenme ve başarma isteğinin kendisinde oluşması için aldığı eğitim kişisel gelişimdir.
Kişi yaşadığı deneyimlere, olaylara bağlı olarak değişim sağlar. Kişisel gelişim bilinçli bir değişmeyi ister. Kişiler bilgi ve davranışlarını, yeteneklerini bilinçli bir şekilde programlandırmalıdır.
Burada şunu vurgulamak lazım; kişisel gelişim insanın olağanüstü varlık olduğu, başaramayacağı, yapamayacağı işlerin olmadığı histerisine kaptırmamalı bireyi. ’Sen istersen’, ’güç sende’, ’olmaz olmaz’, ’iş zihinde biter’, ’insan isterse’ gibi yaklaşımlar salt insan figürünü öne çıkaran ve bu noktada asıl olması gereken ilahi istek ve olguları pek te hesaba katmayan yaklaşımlardır ki biz buna katılmıyoruz.
KİŞİSEL GELİŞİMDEN NE ANLIYORUZ

Kişisel gelişim bireyde başarı ve hırs eksenli oluşturulan kavramdır. Kazanmak, en fazla, en çok ve en zahmetsiz kazanma yollarını elde etmek gibi görülmektedir. Biz hadiseyi böyle değerlendirmeyeceğiz. Peki nasıl bakacağız meseleye;
Kişisel gelişimi ’kulluk gelişimi’, ’ümmetlik şuuru’ ekseninde ele alıp kendi değer yargılarımız perspektifinde harmanlayarak gelecek nesillere asıl olanı sunmaya gayret edeceğiz. Tabi bu nokta da mevcut algıyı da göz önüne sereceğiz ki neredeyiz ve nereye gelmeliyiz mevzusu net anlaşılabilsin.
KİŞİSEL GELİŞİMİN FAYDALARI
Kişisel gelişim bireyi çok yönlü geliştirmeyi amaçlar. Çünkü insanı etkin kılmanın yolu sahip olduğu bilgi hazinesidir. Kişinin kendisini bilmesi en başta gelen haslettir. Ki bu Rabbini bilmesine yol açacak gerçek kapı mesabesindedir. Kişi bunu farklı öğrenmeleri gerçekleştirerek yapar. Bunun sonucunda çevrede etkin olan kişi bundan mutluluk duyar. Kendisini tanıyan, yapabildiklerinin, yapabileceklerinin farkında olan insan bazı olayları iç aleminde çözme aşamasındadır demektir. E bu da doğal olarak bir mutluluk getirecektir.
KİŞİSEL GELİŞİMİN FONKSİYONEL ESASLARI

Toplam başarıyı araştıran araştırmacılar gelişim ve başarının esaslarını şu şekilde tespit
etmişlerdir:
*Düşünce
*Beyin
*Bilinçaltı
*Dil
*Arzu
*Hayal gücü
*İnanç
*Uyum
*Davranış
*Değişim
*İlişkiler
*Özgüven
*Amaç-Hedef
*Alışkanlıklar
*Değerler
*İlkeler
*Olumlu düşünce
*Motivasyon
*Dönüşüm

BATI’DA KİŞİSEL GELİŞİME YAKLAŞIM
Kişisel gelişim ana hatlarıyla bu olmakla birlikte Batı her meselede olduğu gibi burada da olayı asli mecrasının dışında telakki etmektedir. Batı kişisel gelişim olgusunu insanlara farklı aşılamakta ve onları inanç kavramlarından uzaklaştırmaktır. Batı’ya göre kişi aklını, duygularını yönettiği sürece istediği her işi tek başına başarabilir. Bu olguyu farkında olmadan zihinlerine yerleştiren insanlar, artık Allah’a olan umut duygularını unutmakta ’ben yaparım zaten, başarırım, benim yapamayacağım bir şey yok’ gibi düşüncelerle Allah’a olan güven duygularından uzaklaşmakta ve her şeyin kendi zihinlerinde bittiğine inanmaya başlarlar.
Kişisel gelişim kavramının menşeinde, materyalist ve kapitalist Batı düşüncesinin sınırsız rekabet ve daha çok kazanmaya dayalı seküler felsefesi var. Manevi bir boşluk yaşayan ve bu nedenle bulunduğu halden hiçbir şekilde mutmain olamayıp hayatını hep daha fazlasını, daha ötesini aramakla geçiren batılı insanın bu doyumsuz arayışı, onu, elde etmek istediği şeyleri nasıl daha kolay, daha kısa yoldan elde edebileceği arayışına yöneltmiştir. Nitekim bu arayış geçmiş yüzyıllarda batılı insanı altın ve elmas bulup kısa yoldan zengin olmak için Avustralya’ya, Güney Afrika’ya, Amerika’ya ve Afrika içlerine götürmüştür. Bugün de Batıda şans oyunlarının, borsanın, kumarhanelerin yaygın oluşunun temel sebebi, temelde hep batı insanının kolay yoldan zengin olma arayışı ve bir türlü doymak bilmeyen dünyevi hırsıdır.
OLMASI GEREKEN

Kişisel gelişimi en yalın tarifle bireyin kendisini tanıması olarak kabul edersek, ’Kendini tanımak’ bizim şiarımızdır. Aslında bu kişisel gelişim kavramı bizde tüm boyutlarıyla başlı başına bir eğitim süreci olarak karşımıza çıkıyor. ´Men arefe nefsehu fekad arefe Rabbehu´ (Kim ki kendini bildi, Rabbini bildi) ifadesinde anlamını bulan bu yaklaşımla İslam, Allah´a kavuşmayı ve onu tanımayı, kendini bilmeye ve eğitmeye bağlamıştır. İslam´da ´nefis terbiyesi´ kavramıyla açıklanan bu eğitim alanı kişisel gelişimin (nefsin mertebelerinin) 7 aşamadan ibaret olduğunu açıklamaktadır:
1. Nefs-i Emmare
2. Nefs-i Levvame
3. Nefa-i Mülhime
4. Nefs-i Mutmainne
5. Nefs-i Radiye
6. Nefs-i Mardiyye
7. Nefs-i Safiye ..

Klasik manada kişisel gelişimle başarılı olmanın yollarını aramak yerine Allah’ın isimlerinin gölgesinde, emirlerine boyun eğerek yetişen bir kişiliğe sahip olmak çok daha önemlidir. Kişinin güvencesi Allah’u Teâlâ olduğu zaman nasibinde olan işleri başarır. Bu yüzden kişi yaptığı her işi ’kul’ olma vasfına haiz olarak yapmalı ve sonucunu Rabbine bırakmalıdır ve bu süreçte umudunu kaybetmemelidir. Umut Allah’tan, umutsuzluk şeytandandır. İnanan her insan umudunu kaybetmemelidir. Çünkü Allah’a koşan tüm umutlar başarıya açılan kapının anahtarıdır. Bu konuda ne demiş Mevlana (k.s.) Hazretleri : ’Ümitsizlik diyarına gitme, ümitler var. Karanlığa varma, güneşler var.’ Evet öyle ki bulut her zaman güneşin arkasına gizlenmez. Kişilerin başarısızlığının arkasında; kendine güvenmeme, karamsarlık, kendini ifade edememe, dilini iyi kullanamama gibi nedenler vardır. Fakat kişi Allah’a güvendiği zaman bunların üstesinden gelebilir. Tevekkülle yapılan her işin sonu hayırla sonuçlanır inşallah. Bize düşen; Allah’ın ilimlerine sarılarak, O’nun yolundan ayrılmayarak ve O’ndan umudu kesmeyerek bir şeyleri başarabilmektir. Mümin insan her konuda bilgi sahibi olmalı ve gerektiğinde kendine olan özgüveniyle davasını savunabilmelidir. Başarı kişinin kendi başına kazanabileceği bir olgu değildir. Kişinin gelişmesi Kur’an’ın ayetleri ve Efendimiz (s.a.s)’in hayat-ı şahaneleri ile yeşillenir. Çünkü o kutsal kitabımızda kişinin her ortamda etkin olmasını sağlayacak en güzel öğütler, sünnet-i seniyyede de en güzel örnekler vardır. Rabbim her mümini Kur’an ve Sünnet ile aydınlatsın ve Kur’an ve Sünnet ile geliştirsin.
Allah’ın selamı üzerinize olsun.
Bu içeriğe yorum yazabilirsiniz

Henüz hiç kimse yorum yazmadı.